Elveda Sevgilim: Bugün sigarayı bırakıyorum
Elveda Sevgilim: Bugün sigarayı bırakıyorum, Anayurt, 17.02.2008,
Anayurt, 17.02.2008, Muhsin AKIL, muhsin_akil@mynet.com, m.akil@anayurtgazetesi.com.tr
Geçen hafta Pazar günü çok değerli komutanım/dostum/ağabeyim E. Kurmay Albay Oğuz Kalelioğlu’nu kendi ofisinde ziyaret ettim. Karşılıklı hal-hatır sorduktan sonra yine sohbetimiz her zamanki gibi devletimizin ve milletimizin problemleri oldu. Tarih, Siyaset, Ekonomi ve toplumsal sorunlar… Sohbet daha da derinleşmişti… Saatler su gibi akıp gitti… Oğuz komutanımdan sigara içmek için izin istedim… Kendisine “Dün geceden beri içmiyorum…” dedim. Manalı bakışlarla imalı olarak ‘iç’ dedi… Bir yaktım pir yaktım!... Arka arkaya üç/beş adet içmiştim… İçerisi oldu mu duman… Tam bu arada Oğuz komutanım diğer odadan elinde bir gazete parçası ve bir kitapla döndü… Gülerek bana uzattı: “Bunları oku!” dedi… Baktım; gazete parçası 1 Kasım 2005 tarihli Hürriyet: konu sigara… Prof. Dr. Mehmet Kaya’nın “İnsan Sağlığı ve Zararlı Alışkanlıklar” isimli kitabı… Aldım ve okudum... Son yıllarda sigarayı ebedi bırakmak için birçok antrenman yapmıştım… Ara sıra sigarayı bırakıyor ve tekrar başlıyordum… İrademi test ediyordum… Ne zaman bir süreliğine (bir hafta, 15 gün, 1 ay, 2 ay, 3 ay, 4 ay…) sigarayı bırakmak için kendime söz versem mutlaka yerine getirmişimdir. Hatta bir ara siyasi parti çalışmaları içinde bulunmuştum. Söz sigaradan açılmıştı. Yine emekli bir komutanım, dünürü ve diğer misafirler yanında irademe güvenerek bir süreliğine içmeyeceğime söz verdim. Kimse inanmamıştı. Fakat tam 4 ay sigara içmedim. Bu süre içinde sigara içmek aklıma bile gelmemişti. Bu durumuma sözkonusu siyasi partinin genel başkanı, başkan yardımcıları ve birçok kişi şahit olmuştur. Tabi ki sigara içme günüm gelince yine başlamıştım. Ama sözümde durdum ve sigarayı 4 ay boyunca içmedim… Gazetemiz Anayurt’un sahibi çok değerli Naci Alan ağabey de sigarayı bırakmamızı tavsiye ederdi. Gerçi fazla karışmazdı. Ne yapalım mutfakta içerdik… Aynı şekilde E. Alb. Kazım Baran komutanım kaç yıldır bu lânet sigarayı bırakmamı istiyordu. Ya Celal dostumun sigaradan nefreti gözlerimin önüne geldiğinde… Çevremdeki diğer komutanlarımın, büyüklerimin, dostlarımın, arkadaşlarımın ve hatta ailemin sigarayı bırakmam için bana yapmış oldukları baskıları hiç unutamıyorum… Baskı derken yanlış anlaşılmasın; benim iyiliğim için… Eh, sigarayı ebedi bırakmanın zamanı gelmişti!.. Artık ayrılık ve hüzün günü gelip çattı!.. Evet, sigarayı bırakma zamanı geldi artık diyorum… Elveda sevgilim!.. Bugün ben bu sigarayı ebedi olarak bırakıyorum. Bu yazıda tarihe tanıklık edecektir. İçinde tam 4 bin çeşit zehir olan sigaradan bahsediyorum! Evet, ben bugün sigarayı ebedi olarak bı-ra-kı-yo-rum… Ve bir daha içmemek şartıyla yılların sevgilisini terk ediyorum… Akciğer ve gırtlak kanseri yapan, bronşite sebep olan, beyin damarlarını tıkayan, hafıza kaybına yol açan, cinselliği azaltan, kalbi güçsüzleştiren, göğüs ağrılarına yol açan, hipertansiyona neden olan, yemek yeme iştahınızı azaltan ve daha sayamayacağımız kadar tam 4 bin çeşit hastalığa yol açan bu lânet sigarayı bugün bırakıyorum. Her sigara içişimde aseton, siyanür ve arsenik, bütan gazı, metanol, kadmiyum, naftalin, amonyak, nikotin, DDT, Aromatik hidrokarbonlar, aromatik aminleri aldehitler ve nitroz aminler, karbonil sülfid, benzen, toluen, karbondioksit, formaldehit, fenol, nitrojenoksit ve formik asit almaktan kurtuluyorum. Yani, kısaca; etkili boya sökücü maddeden, öldürücü ve zehirli olan tüm gazlardan; çakmak gazı, roket yakıtı, akü yapımında kullanılan maddelerden, toksit olan naftalinden, kimya sanayinde kullanılan amonyaktan, eroinden daha güçlü bağışıklık/bağımlılık yapan nikotinden, böcek ilâçları ve kanserojen maddelerini içmekten(!) artık kurtuluyorum…
Geçen hafta Pazar günü çok değerli komutanım/dostum/ağabeyim E. Kurmay Albay Oğuz Kalelioğlu’nu kendi ofisinde ziyaret ettim. Karşılıklı hal-hatır sorduktan sonra yine sohbetimiz her zamanki gibi devletimizin ve milletimizin problemleri oldu. Tarih, Siyaset, Ekonomi ve toplumsal sorunlar… Sohbet daha da derinleşmişti… Saatler su gibi akıp gitti… Oğuz komutanımdan sigara içmek için izin istedim… Kendisine “Dün geceden beri içmiyorum…” dedim. Manalı bakışlarla imalı olarak ‘iç’ dedi… Bir yaktım pir yaktım!... Arka arkaya üç/beş adet içmiştim… İçerisi oldu mu duman… Tam bu arada Oğuz komutanım diğer odadan elinde bir gazete parçası ve bir kitapla döndü… Gülerek bana uzattı: “Bunları oku!” dedi… Baktım; gazete parçası 1 Kasım 2005 tarihli Hürriyet: konu sigara… Prof. Dr. Mehmet Kaya’nın “İnsan Sağlığı ve Zararlı Alışkanlıklar” isimli kitabı… Aldım ve okudum... Son yıllarda sigarayı ebedi bırakmak için birçok antrenman yapmıştım… Ara sıra sigarayı bırakıyor ve tekrar başlıyordum… İrademi test ediyordum… Ne zaman bir süreliğine (bir hafta, 15 gün, 1 ay, 2 ay, 3 ay, 4 ay…) sigarayı bırakmak için kendime söz versem mutlaka yerine getirmişimdir. Hatta bir ara siyasi parti çalışmaları içinde bulunmuştum. Söz sigaradan açılmıştı. Yine emekli bir komutanım, dünürü ve diğer misafirler yanında irademe güvenerek bir süreliğine içmeyeceğime söz verdim. Kimse inanmamıştı. Fakat tam 4 ay sigara içmedim. Bu süre içinde sigara içmek aklıma bile gelmemişti. Bu durumuma sözkonusu siyasi partinin genel başkanı, başkan yardımcıları ve birçok kişi şahit olmuştur. Tabi ki sigara içme günüm gelince yine başlamıştım. Ama sözümde durdum ve sigarayı 4 ay boyunca içmedim… Gazetemiz Anayurt’un sahibi çok değerli Naci Alan ağabey de sigarayı bırakmamızı tavsiye ederdi. Gerçi fazla karışmazdı. Ne yapalım mutfakta içerdik… Aynı şekilde E. Alb. Kazım Baran komutanım kaç yıldır bu lânet sigarayı bırakmamı istiyordu. Ya Celal dostumun sigaradan nefreti gözlerimin önüne geldiğinde… Çevremdeki diğer komutanlarımın, büyüklerimin, dostlarımın, arkadaşlarımın ve hatta ailemin sigarayı bırakmam için bana yapmış oldukları baskıları hiç unutamıyorum… Baskı derken yanlış anlaşılmasın; benim iyiliğim için… Eh, sigarayı ebedi bırakmanın zamanı gelmişti!.. Artık ayrılık ve hüzün günü gelip çattı!.. Evet, sigarayı bırakma zamanı geldi artık diyorum… Elveda sevgilim!.. Bugün ben bu sigarayı ebedi olarak bırakıyorum. Bu yazıda tarihe tanıklık edecektir. İçinde tam 4 bin çeşit zehir olan sigaradan bahsediyorum! Evet, ben bugün sigarayı ebedi olarak bı-ra-kı-yo-rum… Ve bir daha içmemek şartıyla yılların sevgilisini terk ediyorum… Akciğer ve gırtlak kanseri yapan, bronşite sebep olan, beyin damarlarını tıkayan, hafıza kaybına yol açan, cinselliği azaltan, kalbi güçsüzleştiren, göğüs ağrılarına yol açan, hipertansiyona neden olan, yemek yeme iştahınızı azaltan ve daha sayamayacağımız kadar tam 4 bin çeşit hastalığa yol açan bu lânet sigarayı bugün bırakıyorum. Her sigara içişimde aseton, siyanür ve arsenik, bütan gazı, metanol, kadmiyum, naftalin, amonyak, nikotin, DDT, Aromatik hidrokarbonlar, aromatik aminleri aldehitler ve nitroz aminler, karbonil sülfid, benzen, toluen, karbondioksit, formaldehit, fenol, nitrojenoksit ve formik asit almaktan kurtuluyorum. Yani, kısaca; etkili boya sökücü maddeden, öldürücü ve zehirli olan tüm gazlardan; çakmak gazı, roket yakıtı, akü yapımında kullanılan maddelerden, toksit olan naftalinden, kimya sanayinde kullanılan amonyaktan, eroinden daha güçlü bağışıklık/bağımlılık yapan nikotinden, böcek ilâçları ve kanserojen maddelerini içmekten(!) artık kurtuluyorum…